Hayatın Anlamı Üzerine Konuşmak

İnsanın hayatındaki anlam arayışı ve hayat arayışı olan mutluluk  ve acılar hayat devam ederken insanın hayatını anlamlandırmanın en iyi yoluydu. Hayatımızın anlamını düşündüğümüzde  insanlığın ilk zamanından beri insanın anlamsızlık duygusuna kapılmaması için hayatın anlamını bulma arayışı devam etmiştir.

Hayatın Anlamı Üzerine Konuşmak
07/06/2022 21:48
1.012
A+
A-

Hayatın Anlamı Üzerine Konuşmak

“Ve bilirler, insanlar yalnız kaldıkça

Konuştukları dil de değişir

Sonunda hiç anlaşamazlar. Öyle ki

Bir zaman parçası içinde, bir durumun

Değişmez akışında, tekdüze

Kalırlar bir sıkıntı avcısı gibi

Ve bir gün anlarlar ki, bir güç değildir artık yalnızlık

Ve bunu anlayınca, işte o zaman Lusin

Aşıvermek isterler bu zamanla durumu

Koşarlar, koşarlar, tam sınıra gelince

Sanki o tel örgülere yapışmış gibi

Bir duman oluverirler ya da kaskatı

Bir kömür parçası, bir ceset..

Nedir bu durumda insanın anlamı?”

Çekilen acıya değer olmak   ve insanın hayatının anlamı konusunda düşünmek istiyorum.   Edip Cansever’ in şiiri  daha önce okuduğum ‘’İnsanın Anlam Arayışı ‘’  adlı kitaba benziyor . Yalnızlık paylaşılmaz paylaşılırsa yalnızlık olmaz diyen Özdemir Asaf gibi Edip Cansever ‘ de İnsanın anlamı ve yalnızlık üzerine düşünüyor. Bir insan bir insanı elbette böyle anlatabilir.  Dünya acıların ve kötülüklerin pis kalıntısı gibiyse… Yorucu ve zor günler hayatta hep olacaktır.

Hayat yolculuğunun amacı acı mıydı yoksa mutluluk mu ? Aklımızda çok fazla şey vardı. İçimizde yaşadığımız hayat bizi yormuş olmalıydı. Zihnimizde serbest kalmış düşünceler vardı. Yolculuğa çıkmalıydık. Şu daracık yaşam geniş ortamda iyice dar görünüyordu. Temiz ve renkli bir manzara. Bütün sokaklar yokuşlu ve merdivenli…  Yaşadığım hayat beni yormuş olmalı.  Tam o sırada karşılaştığım bir kitap : İNSANIN ANLAM ARAYIŞI…

İnsanın hayatındaki anlam arayışı ve hayat arayışı olan mutluluk  ve acılar hayat devam ederken insanın hayatını anlamlandırmanın en iyi yoluydu. Hayatımızın anlamını düşündüğümüzde  insanlığın ilk zamanından beri insanın anlamsızlık duygusuna kapılmaması için hayatın anlamını bulma arayışı devam etmiştir.

Viktor E.Frankıl   ‘’İnsanın Anlam Arayışı  ‘’ eserinde hayatının anlamına dair cevaplar arıyor. Hayatının en zor dönemlerinden birinde anlam arayışından ve bu arayış sonucu ortaya çıkardığı terapi tekniğinden bahsediyor. Kampta geçen hayatının en berbat aylarında bir psikologun gözlemleyebileceği ilkel yaşamlar ile  esaret açlıktan ölmekte olan bir insanın yaşadığı çöküntü ile iradenin ezilişi ona yön veriyor. Böylesine zor bir ortamda sahip oldukları tek şey varoluşlarıdır. Böyle bir ortamda insanı en çok yaralayan şey çektiği acılar değildir. Haksızlığın ve mantıksızlığın verdiği ruhsal ıstıraptır. Tüm bunlara karşı nasıl hayata umutla bakmalı ? Nasıl tutunmalı ? Umut etmek kolay mı ? Hayata geri dönüş insana güç verir mi ?

Kitap toplama kampı deneyimlerinden oluşuyor. Ayrıca Logoterapinin keşfine yol açan deneyimleri anlatıyor. Dr. Frankıl bir anda kendisini toplama kamplarında çıplak varoluşu ile bu duruma indirgenmiş olarak buluyor. Ailesi bu kamplarda yok edilmiş olup günlerce acılar çekmiştir. Sahip olduğu her şeyi kaybetmiştir. Peki hayata nasıl tutunmuştur ? Doğrusunu söylemek gerekirse bu çok zor olmuştur. Çoğu insan bunu başaramamıştır bile. Umut … Yazar umudunu koruyarak bu ağır şartlardan sıyrılabilmiştir. Kitap bize rehberlik etmek üzere yazılmış olsa da olmasa da rehberlik ettiği bir gerçek.

Yazarın yaklaşımına bakarsak hayattan anlam bulmasını sağlayan bu acılarıdır. Çekilen acılar bir anlam içeriyorsa yaşamda anlamlıdır . Yazar kendi acılarını boşa çektiğini düşünmez. Bunların bir sebebi olduğuna inanır.  Acı hayatta her zaman vardır. Acıya yüklenen anlamlar biz  insanın hayatında anlam bulmasını sağlıyor. Acılar  hayatta her zaman vardır. Acılar insana aittir. Acıyı çeken kişi için acının ne ifade ettiği önemlidir. Çekilen acıdan anlam bulmak demek hayatta kalmak  ve yaşama devam etmek demektir. Acının bir anlamı varsa o da boşa çekilmiş olmamasıdır.

Bunu başaran insan her şeye dayanmaya devam edecektir. Koşullar ne kadar olumsuz olursa olsun insan yaşamaya devam edecek ve bir şeyden sorumlu olduğunu bilecektir.

Bu anlamda kitap  okuyucusunu yakalar. İnanılmayacak kadar büyük acıları olan insanların hayatta nasıl kaldığını hayretle okursunuz. Yazarın insanın zorlukları aşmasındaki bu umutlu görüşü beni de daha çok hayata bağladı.  Ausehwitz’den öğrenilmiş dersleri okurken çok şey öğrendim. Hayat her zaman zordur. Ama önemli olan hayattaki acılardan ne anlam çıkardığımızdır. Bu acılara ne anlam verdiğimizdir. İnsanı diğerlerinden ayıran budur.

Bazı insanlar hayatlarının anlamsız olduğunu düşünür. Onlar uğruna yaşayacakları bir anlamdan yoksundur. Varoluşsal boşluk içindedirler. İnsan için hayatın özel anlamı önemlidir. Hayatta her durum insanın kendisi ile ilgilidir. Herkes hayat tarafından bir sorguya çekilir. Bunu herkes kendi sorumluluğu ile cevaplar. İnsanın varoluşunun özü sorumluluktur.

İnsan şimdiki anın geçmiş olduğunu ve bu geçmişin değiştirilebilir ve onarılabilir olduğunu anlatır. Hayatın anlamı acıya rağmen mümkündür. Acılarımızdan gurur duymak mutsuzluktan utanç duymamızı engeller. Bunca acının anlamı vardır. Eğer olmasaydı yaşamanın da bir anlamı yoktur.

Yazarın toplama kampında yaşadıkları insanları hayattan zevk almaktan alıkoyan durumlardır. Istırap çekmeyi göze alan insan hayatının anlamlı olmasını da sağlar. Hayatın anlamını bulmak her şeye rağmen mümkündür.

Kitapta anlatılanlar yazarın tutsak olarak yaşadıklarıyla ilgilidir. Yazarın doğuştan gelen iyimserliği en çaresiz durumlarda bile duygularını yönetmiştir. İnsan inanç kaybı ve vazgeçiş arasında kalırken bir umutla tutunur hayata. Onu umut hayatta tutar.

Aslında bizim ihtiyaç duyduğumuz şey hayata dair tutumumuzdur. umudumuzdur. Bunu öğrenmemiz ve dahası umutsuz insanlara hayattan ne beklediğimizin önemini anlatmamız önemlidir. Aslında önemli olan hayattan ne beklediğimiz değil hayatın bizden ne beklediğidir. Hayatın anlamını sorup durmak yerine kendimizi her gün ve her saat yaşam tarafından sınanan insanlar olarak düşünmemiz gerekir.

Hayatın anlamı kişiden kişiye ve zamana göre değişir . İnsan hayatının ve kaderinin acı çekmek olduğunu fark eder. Istırabı kabul etmeyi öğrenir. İnsan hayata devam edecek gücü ancak böyle bulur.

Geçmişte yaşadığımız güzel günleri bugün çektiğimiz acıları hiçbir güç değiştiremez. Acılarımız hayatımızda ahlaki değerlere ulaşmamızı sağlar.

Kim ki hala yaşıyordur umutlanmak için sebebi vardır. Kimse gelecekte neler olacağını bilemez. Hayat sürprizlerle doludur ve yarının ne getireceğini kimse bilemez.

Hayatımızın anlamını yaşadığımız umutsuz durumlarda bulmamız gerekiyor.

İnsanın gerçekteki ihtiyacı gerilimin olmadığı bir durum değildir. Kayda değer bir hedef özgürce seçilmiş bir görev uğruna uğraş verilecek bir görev ve mücadeledir. Önemli olan bunlardan çıkarılabilecek potansiyel bir anlamdır.

Senin anlam arayışın nasıl ?

HAYAT ZOR VE DEVAM EDİYOR HER ŞEYE RAĞMEN…. İNSAN İNSANA YETER YA DA YETMEZ BUNU BİLEMEM AMA BİR İNSAN BİR İNSANI GÖRÜR . YAŞAMI ONA ÖRNEK OLUR. TÜM BU ZORLUKLAR İÇİNDE HAYATA TUTUNMAK BİZİM SEÇİMİMİZ OLARAK KALIR…

Yıldız vermeyi unutmayın 😉
[Total: 0 Average: 0]
Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.